Ana içeriğe atla

Orta Asya Kültür Merkezleri

Anav Kültürü: Bilinen en eski Orta Asya Kültür merkezidir.
Afanesyova Kültürü: Orta Asya uygarlığının temelini oluşturur.
Keltüminar Kültürü: Aral gölü çevresinde Andronova Kültürü: Bugünkü Türklerin ataları olarak kabul edilir.
Karasuk Kültürü: Dört tekerlekli arabalar bulunmuştur. Tağar Kültürü: En geç kültürdür. Metal silahlar bulunmuştur.
Türkler göçebe hayatı benimsediğinden yazıyı diğer uygarlıklara nazaran geç kullanmışlardır. Bu durum Türk tarihiyle ilgili bilgileri Çin kaynaklarından öğrenmemize neden olmaktadır. Orta Asya'da Türk adıyla kurulan ilk Türk devleti ise Göktürklerdir.
Türkler çeşitli nedenlerden ötürü zaman içinde Orta Asya'dan başka bölgelere göç etmişlerdir.
Türklerin atlı bir kavim olmaları bir yerden bir yere daha rahat ve kolay bir şekilde göç etmelerine neden olmuştur.

Göçlerin Nedenleri

  • İklim değişiklikleri
  • Otlakların azalması
  • Nüfus artışı
  • Hayvan hastalıkları
  • Türk boyları arasındaki mücadeleler
  • Dış baskılar
  • Çin baskısı ve bağımsız yaşama duygusu
Türklerin çeşitli nedenlerle Orta Asya'dan ayrılarak değişik bölgelere göç etmesi, Türk tarihinin bir bütün olarak bir coğrafyada incelenmesini zorlaştırmaktadır.

Göçlerin Sonuçları

Türklerin göç etmesi Türk ve dünya tarihi açısından önemli sonuçlar doğurmuştur. Bu sonuçları şöyle sıralayabiliriz.
  • Nüfus olarak az gittikleri bölgelerde eridiler, çok gittikleri bölgelerde büyük Türk Devletleri kurdular.
  • Farklı bölgelerde farklı Türk Devletleri kurdular.
  • Kavimler göçüne sebep oldular.
  • Türkler fetihçi karakter kazandılar.
  • Kültürel alanda etkilendiler ve etkilediler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biz Bilinmeyenleriz Ansızın Gelir Ansızın Gideriz

Tekrar'dan merhabalar, kısa süre içerisinde bir çok yazı paylaştım ve bilgilendikçe sizleri bilgilendirmeye devam ettim / edeceğim. Son zamanlar da Türk askerinin ve Türk milletinin yaptıkları dünya gündemine oturuyor, Türkler ile ilgili bir şey bilmeyenler orada burada atıp tutuyor. Komik ve acı bir gerçek maalesef... Biz Türk'üz Türk denilince akla üç şey gelir 1- Medeniyet 2- Adalet 3- Çağ açıp çağ kapamak ( savaş ). En iyi örnek kavimler göçüdür buna aslında büyük Bizans imparatorluğu ne kadar görkemli duruyor değil mi ismi ? O koskoca topraklarda yaşarken etrafında bir kaç korsancılık oynayan kafileye barbarlar demişler asarız keseriz felan. Taki kavimler göçü başlayıp da Türkler o barbar dedikleri kafileleri yok ede ede , eze eze gelene kadar. Bizans şöyle bir durmuş, demiş ki " Bizim barbar dediklerimiz barbarcıkmış asıl barbarlar bunlar Türkler " Türkler tabi Bizans'a cevaben " Sen kime barbar diyorsun biz bozkırların asil Kurtlarıyız" demiş ve s

Kanunî Sultan Süleyman (1520 – 1566)

Kanûnî Sultan Süleyman, 27 Nisan 1495 Pazartesi günü, Trabzon’da doğdu. Babası Yavuz Sultan Selim, annesi Hafsa Hatun’dur. Hafsa Hatun Türk ya da Çerkezdir. Kanûnî Sultan Süleyman, yuvarlak yüzlü, elâ gözlü, geniş alınlı, uzun boylu ve seyrek sakallıydı. Kanûnî Sultan Süleyman devri, Türk hakimiyetinin doruk noktasına ulaştığı bir devir olmuştur. Babası Yavuz Sultan Selim, onu küçük yaşlardan itibaren çok titiz bir şekilde yetiştirmeye başladı. Benzeri görülmemiş bir terbiye ve tahsil gördü. İlk eğitimini annesinden ve ninesi Gülbahar Hatun’dan (Yavuz Sultan Selim’in annesi) aldı. Yedi yaşına gelince tahsil için İstanbul’a, dedesi Sultan İkinci Bayezid’in yanına gönderildi; Şehzade Süleyman, burada Kara Kızoğlu Hayreddin Hızır Efendi’den tarih, fen, edebiyat ve din dersleri alırken, savaş teknikleri konusunda da öğrenim görüyordu. On beş yaşına kadar babası Yavuz Sultan Selim’in yanında kalan Şehzade Süleyman, kanunlar gereği sancak istemesi üzerine, önce Şarkî Karahisar’a orada